30 Ağustos 2009 Pazar

Tenis Turnuvası Ödül Töreni


Ordu Gençlik Spor İl Müdürlüğü'nün 30 Ağustos Zafer Bayramı dolayısıyla organize ettiği tenis turnuvasının ödül töreni gerçekleştirildi.


Ödül törenine Ordu Üniversitesi Rektörü Prof. Dr.Haluk Kefelioğlu, Ordu Cumhuriyet Başsavcısı Musa Çatal,Ordu Barosu Başkanı Av. Atilla Önal, Ordu Ziraat Odası Başkanı Necat Avcı, Ordu Gazeticiler Cemiyeti Başkanı Recep Aydın ve sporcular katıldı.


Törende bir konuşma yapan Gençlik Spor İl Müdürü İsmail Çağlıyan, "Bu yıl ilkini düzenlemiş olduğumuz Zafer Kupası Tenis Turnuvasında sona geldik. Dereceye giren, girmeyen bütün sporculara bu turnuvaya katıldıkları için teşekkür ediyorum. Tenis sporuna ilgi her geçen gün artıyor. Kort eksikliklerimiz vardı ve bizde şuan iki kapalı kort ihalesini bitirerek çalışmalarına başladık. Hedefimiz Ordu'da tenisi daha da geliştirmektir" dedi.


Konuşmaların ardından dereceye giren sporculara protokol mensupları ödüllerini takdim etti. Turnuvaya yaş kategorilerine göre 20 veteran 40 performans sporcusu olmak üzere 60 tenisçi katıldı.
Kent Haber

FINDIK FİYATLARI YÜKSELECEK!


Ordu Ticaret Borsası Başkanı Necdet Gürsoy, “Şu an için özellikle bizim bölgemiz açısından düşük olan fındık fiyatlarının ilerleyen dönemlerde tırmanışa geçmesini bekliyoruz” dedi. Gürsoy, yaptığı açıklamada, Ordu'da bugün itibariyle fındığın serbest piyasada 3,30 kuruştan işlem gördüğünü söyledi. Üreticilere ürünlerini değerini bulmadan asla satmamaları çağrısında bulunan Gürsoy, şöyle konuştu:
“Öncelikle yeni fındık sezonun tüm üreticilerimize hayırlı olmasını diliyorum. Bildiğiniz gibi Ordu Ticaret Borsası olarak üç gün önce 3,20 kuruştan açılışımızı yaptık. Ama bu gün itibarı ile 10 kuruşluk bir artış ile fındık fiyatı 3,30 kuruş civarında. Bu yıl fındıkta önemli derecede rekolte düşüklüğü söz konusu. Bu bağlamda az olan ürün piyasaya da az geleceği için mutlaka gereken değerini bulacaktır. Benim bu noktada üreticilerimize bir çağırım olacak. Hiç bir üreticimiz ürününü gerçek değerini bulmadan asla satmasın. Satan üreticilerimiz de ihtiyaçları kadar satsınlar. Şuan için özellikle bizim bölgemiz açısından düşük olan fındık fiyatlarının bu yolla ilerleyen dönemlerde tırmanışa geçmesini bekliyoruz.” Gürsoy, fındıkta bu yıl itibari ile fazla konuşulacak bir şey olmadığını, önemli olanın üreticilerin izleyeceği yol olduğunu da sözlerine ekledi.

13 Ağustos 2009 Perşembe

3 Ağustos 2009 Pazartesi

Gürgentepe İlçesi Okulları


Gürgentepe İlçesi Sınırları İçinde Bulunan İlköğretim Okulları ve Liseler

IŞIKTEPE BELDESİ

IŞIKTEPE'NİN BİLİNEN KISA TARİHİ

Osmanlı kayıtlarında Narı olarak geçmekte olup Habsamana (Gölköy) Nahiyesine bağlı idi. 1455'te 13 hane, 1485'te 2 hane, 1520'de 6 hane, 1613'te 7 hane idi. Buraya gelip ilk yerleşenler Kahramanmaraş ili Pazarcık ilçesi Narlı kasabasından geldikleri için adının “Narı” olduğu rivayet edilmektedir. 1972 yılına kadar köy statüsünde olan Işıktepe bu tarihten itibaren belde statüsünü kazanmıştır.

BELDEDE BUGÜNE KADAR GÖREV YAPAN BELEDİYE BAŞKANLARI

1972 yılında belediye teşkilatı kurulan Işıktepe kasabasında bugüne kadar görev yapan belediye başkanları aşağıya çıkarılmıştır.


BELEDİYE BAŞKANLARI

1. Hamit YILMAZ (1973-1977)

2. Halil BULUT (1977-1980)

3. Muzaffer TOPAL (1984-1989)

4. Muzaffer TOPAL (1989-1994)

5. Muzaffer TOPAL (1994-1999)

6. Hüseyin LAFCI (1999-2004)

7. İhsan KILIÇ (2004-2009)

8. Haziran KÜÇÜK (2009- ........)

Haziran Küçük son belediye başkanıdır. Yeni 13 büyükşehir belediyesi kurulmasıyla birlikte bu şehirlerden biri olan Ordu'daki belde belediyeleri de ilk mahalli seçim sonrası kapatılmıştır.

Belde belediyesi kapatıldıktan sonra mahalleye dönüştürülen Işıktepe'nin ilk muhtarı Cemil AKINCI'dır.

Son yapılan 2014 yılı muhtarlık seçimlerinin kazanan Akıncı, devam etmektedir.

Ordu'daki Işıktepe hariç kapatılan belde belediyelerinin isim ve ilçeleri şu şekilde:

Akkuş        Çayıralan
Akkuş        Seferli
Aybastı        Alacalar
Aybastı        Pelitözü
Fatsa        Aslancami
Fatsa        Geyikçeli
Fatsa        İslamdağ
Fatsa        Kösebucağı
Gölköy        Alanyurt
Gölköy        Aydoğan
Gölköy        Damarlı
Gölköy        Direkli
Gölköy        Düzyayla
Gölköy        Karahasan
Gürgentepe    Eskiköy
İkizce        Kaynartaş
Korgan        Çamlı
Mesudiye    Topçam
Mesudiye    Uçyol
Mesudiye    Yeşilce
Perşembe    Kırlı
Ünye        Erenyurt
Ünye        Hanyanı
Ünye        Yenikent

İşte kapatılan 559 belde belediyesi

YÜRÜTÜLEN HİZMETLER

Işıktepe Belediyesi 1972 yılında kurulmuştur. Çevredeki köylerde yaşayanların bugünkü Kasaba merkezine çeşitli işyerleri ve evler yaptırmalarıyla Işıktepe hızla gelişmiş ve bir alışveriş merkezi olmuştur. Çevresinde bulunan köylerin kalabalık oluşu ve şimdiki ilçe merkezine olan uzaklığı böyle bir yere olan ihtiyacı artırdığından çabuk şehirleşmiş ve bunun sonucunda belediye teşkilatı kurulmuştur. Böylece belediye hizmetlerinden gerektiği gibi yararlanabilmiştir.

Kurulduğu ilk yıllarda hizmetlerini başkasına ait kiralık bir binada faaliyetlerini sürdüren belediye 1991 yılında taşındığı yeni hizmet binasından faaliyetlerini sürdürmektedir.

Işıktepe Belediyesi beldenin yol, su, kanalizasyon gibi altyapı problemlerini çözmüş durumdadır. Belediye hizmet araçlarıyla mahalle yolları yapılmış ve çakıllanmıştır. Hızla gelişen bir belde olması sebebiyle halen mevcut olan su şebekesi kurak geçen aylarda zaman zaman ihtiyaca cevap verememektedir. Bu yüzden yapımına 1987 yılında başlana 1000 hanelik su projesi tamamlanma aşamasındadır. Bu proje tamamlandığında beldenin uzun yıllar sürecek içme suyu ihtiyacı karşılanmış olacaktır.

Belediye tarafından çevrede bulunan okullara her türlü araç tahsisi, malzeme temini gibi konularda yardımcı olunmuş ve hızlı bir okullaşma sağlanmıştır. Okulların yanında lojman yapımı gibi konularda da vatandaşlara her türlü yardım yapılmış ve yapılmaktadır.

Haberleşme hizmetleri 1990 yılında yapılan 254 hat kapasiteli santral vasıtasıyla yürütülmektedir. Beldeye tahsis edilen santralın hatları tamamen dolmuştur. Daha geniş kapasiteli bir telefon santralının yapılması haberleşme alanındaki problemleri halledecektir.

İLÇE MERKEZİ UZAKLIĞI

Işıktepe Beldesi Gürgentepe ilçe merkezinin batısında yer almaktadır. Doğusunda Hasancık Köyü ile Akören Mahallesi, batısında Çatalpınar İlçe sınırı ie Çatalpınar ilçesine bağlı Eski Sayaca Köyü ve Keçili Köyü, kuzeyinde Çamaş İlçe sınırı, güneyinde ise Okçabel ve Tepeköy köyleri bulunmaktadır. Fatsa-Sivas Karayolu Beldenin içinden geçmektedir. İlçe merkeziyle ve Fatsa-Samsun istikametiyle ulaşım bu yolla sağlanmaktadır. İlçeye olan uzaklık 7 Km olup bu yol asfaltla kaplıdır.

NÜFUS YAPISI

Nüfusun toplu ve kalabalık bir kısmı Belde merkezinde yaşamaktadır. Kalan kısmı ise dağınık bir vaziyette mahallelerde yaşamaktadır. Işıktepe Beldesi üç mahalleden ibarettir. Bunlar Yurtseven, Yurdagül ve Merkez mahalleleridir. Merkez mahallenin dışında iki mahalle yerleşim düzeni bakımından birer köy gibidir. Işıktepe Beldesi ve çevresinde yüksek oranda bir göç olayı yaşanmaktadır. Bu yüzden beldenin nüfusu mevsimlere göre sürekli değişkenlik göstermektedir.

Belde de 645 hane bulunmaktadır. Bu hanelerde 2000 Yılı Genel Nüfus Sayımı sonuçları itibariyle 6950 kişi yaşamaktadır.

TARIM VE GEÇİM KAYNAKLARI

Halkın büyük çoğunluğunun geçimi tarıma dayanmaktadır. Tarımın dışında hayvancılık ve arıcılık önemli geçim kaynaklarıdır.

Tarıma elverişli arazilerin büyük bir kısmı fındık bahçeleriyle kaplanmıştır. Bu alanlarda üretilen fındık halkın en büyük geçim kaynağını oluşturur. Fındığın dışında tarım ürünlerinden mısır, patates, fasulye ve kabak gibi tarım ürünleri yetiştirilse de bu ürünlerin pazarlanamaması ve pazarlanacak ölçüde yetiştirilememesi gibi sebepler bu ürünlerin ekonomik değerini düşürmektedir. Bu ürünler üreticiler tarafından geçim kaynağı olmasından çok kendi ihtiyaçları için üretilirler.

Tarımdan sonra en önemli geçim kaynağı hayvancılıktır. Yüksek bir yerleşim yeri olması, çayır ve meraların bol olması burada hayvancılığın önemini arttırmıştır. Son yıllara kadar tamamen ilkel usullerle ve bilinçsizce yapılan hayvancılığın önemi bugün daha iyi anlaşılmış modern usullerle hayvancılık denemeleri yapılmaya başlanmıştır. İlçe Tarım Müdürlüğü tarafından yürütülen suni tohumlama çalışmaları netice vermeye başlamış, yüksek et ve süt verimli sığırların sayısı çoğalmıştır. Bu yüksek verimli sığırlar geniş alanlara yaygınlaştırıldığı takdirde hayvancılık yöre ekonomisine büyük güç katacaktır.

Halkın bir diğer önemli geçim kaynağı arıcılıktır. Son zamanlarda arıcılık alanında Işıktepe'de önemli gelişmelerin olduğu gözlemlenmektedir. İlçe genelinde bulunan bal üretme kapasitesine sahip 42.000 arı kovanının 4.020 adedi Işıktepe'de bulunmaktadır. Yörede birçok aile geçimini arıcılık yapmak suretiyle sağlamaktadır. Arıcılık daha çok gezginci olarak yapılmakta, mevsim ve iklim durumuna göre yurdumuzun değişik bölgelerine gidilmektedir.

Ekonomik şartların ağırlığı sebebiyle yörede hızlı bir göç olayı vardır. Göçler daha çok İstanbul, İzmir, İzmit ve Zonguldak gibi büyük şehirler ile sanayi bölgelerine yapılmaktadır. Yörede herhangi bir sanayi kuruluşunun olmaması göçü arttırmaktadır.

EĞİTİM VE ÖĞRETİM DURUMU

Işıktepe'de eğitim ve öğretimin tarihçesi 1959-1960 öğretim yılından itibaren başlar. Belde sınırları içinde halen 5 tane ilkokul, 1 tane ilköğretim okulu ve 1 tane çok programlı lise olmak üzere 7 tane okul mevcuttur. Beldeye ilk defa okul 1959-1960 öğretim yılında şimdiki Belediye hizmet binasının yerinde ilkokul olarak açılmıştır. Bu okul 1975-76 öğretim yılında açılan Işıktepe Ortaokulu ile 9 Ekim 1989 tarihinde birleştirilerek Işıktepe İlköğretim Okulu adını almıştır.

BELDEDE BULUNAN OKULLAR
OKULUN ADI - ÖĞRETİME BAŞLADIĞI TARİH - DERSLİK SAYISI
1- Işıktepe Çok Programlı Lisesi 2004 8
2- Işıktepe İlköğretim Okulu 1989 12
3- Işıktepe Ağtepe İlkokulu 1966 2
4- Işıktepe Akgeriş İlkokulu 1974 2
5- Işıktepe Söğmelik İlkokulu 1974 2
6- Işıktepe Yurdagül İlkokulu 1981 2
7- Işıktepe Yurtseven İlkokulu 1987 2

Beldede eğitim öğretim hizmetleri bu okullardan sağlanmaktadır. 1980 yılından itibaren ülke genelinde başlatılan okuma-yazma kampanyaları burada da açılmış olup, halkın okuma yazma oranı %98'ler gibi yüksek bir seviyeye ulaşmıştır. Okuma-yazma oranının yüksekliğine karşılık ilkokul sonrası öğretime devam edenlerin oranı oldukça düşüktür.

ESKİKÖY BELDESİ





BELDENİN BİLİNEN KISA TARİHİ

Osmanlı döneminde Bolaman Nahiyesine bağlı küçük bir köy idi. 1455'te 6 hane, 1613'te ise 4 hane olduğu tahrir kayıtlarından anlaşılmaktadır. 1973 yılında belediye teşkilatı kurulan Eskiköy; 1987 yılında Gürgentepe'nin ilçe olmasıyla Fatsa'dan ayrılarak Gürgentepe'ye bağlanmıştır.

BELDEDE GÖREV YAPAN BELEDİYE BAŞKANLARI
1. Ali ÖZTÜRK

(1973-1977)
2. Mustafa YAZICI

(1977-1980)
3. Cevat ŞİMŞEK

(1984-1989 )
4. Ali ÖZTÜRK
(1989-1994)
5. Murat ÖZTÜRK
(1994-1999)
6. Yaşar KESKİN
(1999-2004)
7. Yaşar KESKİN
(2004-.......)

YÜRÜTÜLEN HİZMETLER

Eskiköy Beldesi 1973 yılında kurulmuştur. O zamanki bağlı olduğu Fatsa ilçesine uzaklığı, ulaşım zorlukları, çevresinde kalabalık köylerin bulunması gibi sebepler yüzünden bir belde teşkilatı ihtiyacı doğmuş ve bu vesileyle belediye teşkilatı kurulmuştur.

Halen kendi hizmet binasında faaliyet gösteren Eskiköy Belediyesi Beldenin su meselesini halletmiş durumdadır. Buna karşılık yol ve kanalizasyon gibi altyapı hizmetlerini tamamlayamamıştır. 1990 yılında taşındığı hizmet binası çok amaçlı yapılmış, içinde bulunan fırın, market, kıraathane gibi işyerleri ve kütüphanesi ile halka hizmet vermektedir.

İlk kuruluşunda Aslancami, Dere Mahalle ve Merkez mahallelerini içine alan bir alan üzerinde kurulan Eskiköy Beldesi 1992 yılında Aslancami Mahallesinin ayrılarak Fatsa ilçesine bağlanması sonucu bugünkü konumunu almıştır. Beldeye bağlı iki mahalleden biri olan Dere Mahalle başta yol olmak üzere altyapı hizmetleri bakımından oldukça mahrum bir durumdadır. Belde ulaşım hizmetlerini mahallelerine yeterli derecede ulaştıramamıştır. Çok engebeli bir arazi yapısı olması, belediyenin yol yapım araçlarının yetersiz olması gibi sebepler ulaşım hizmetlerinin yetersiz kalmasına etki eden önemli faktörlerdir.

Beldenin haberleşme meselesi tamamen halledilmiş vaziyettedir. Beldeye 250 abonelik telefon santralı yapılmış olup ihtiyacı tamamen karşılamaktadır.

İLÇE MERKEZİNE UZAKLIĞI

Beldenin ilçe merkezine uzaklığı 16 Km 'dir. Bu yolun 7 Km'lik kısmı stabilize kalan 9 Km'lik kısmı ise asfalttır.

Belde ile ilçe merkezi arasında özellikle kış aylarında ulaşımda zorluklarla karşılaşılmaktadır. Şu anda proje aşamasında olan grup yolu tamamlandığında ilçe merkeziyle olan ulaşım zorluğu ortadan kaldırılmış olacaktır.

NÜFUS YAPISI

Eskiköy Beldesi ve mahallelerinde hızlı bir nüfus artışı vardır. Belediye merkezinin bulunduğu Merkez Mahalle az da olsa topluca bir durumdadır. Ancak diğer mahallesi olan Dere Mahalle adeta tipik bir Karadeniz köyü görünümündedir. Evler daha çok tepelerin yamaçlarına serpişmiş haledir. Ataerkil bir aile yapısının hakim olduğu Eskiköy'de hanelerde ortalama 8-10 kişi yaşamaktadır.

Nüfusun %10'luk bir kısmı beldede yaşamamaktadır. Bunların bir kısmı çalışmak gayesiyle, bir kısmı da temelli olarak başka il ve ilçelere göç etmiştir. Göçün en önemli sebebi ekonomik sıkıntılardır. 420 hanenin bulunduğu Eskiköy'de 2000 Yılı Genel Nüfus sayımına göre 2528 kişi yaşamaktadır.

TARIM VE GEÇİM KAYNAKLARI

Tarım arazileri bakımından Eskiköy Beldesi verimli topraklara sahiptir. Mevcut arazilerin tamamına yakını tarıma elverişlidir. Beldede geçim tarım ve hayvancılığa dayanmaktadır. Yetiştirilen tarım ürünlerinden en önemlisi fındıktır. Uygun hava şartlarının olduğu yıllarda bol miktarda mahsul alınır. Fındığın dışında pazarlanabilen herhangi bir ürün bulunmamaktadır. Tamamen ilkel usullerle yapılan tarım çalışmaları neticesinde patates, mısır, lahana ve kabak gibi tarla ürünleri yetiştirilir. Fındığın dışında yetiştirilen ürünler halkın kendi ihtiyaçlarında kullanılmaktadır.

Hayvancılık daha çok aile hayvancılığı şeklinde yapılmaktadır. Her ailede en az 1-3 inek bulunmaktadır. Hayvancılık daha çok bilinçsizce ilkel usullerle yapılmaktadır. Ancak son yıllarda İlçe Tarım Müdürlüğü tarafından yapılan suni tohumlama çalışmaları neticesinde yüksek et ve süt verimine sahip sığırlar hızla yaygınlaşmaya başlamıştır. İlçe genelinde Gürgentepe Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Vakfı ile Gürgentepe Çevre Köylerini Kalkındırma Kooperatifi tarafından yürütülen iyi cins süt sığırı dağıtımı projesi ile hayvancılık teşvik edilmektedir. Bu proje tamamlandığında hayvancılık çevre ekonomisine önemli katkılar sağlayacaktır.

EĞİTİM VE ÖĞRETİM DURUMU

Eskiköy ve mahallelerinde beş tane ilkokul bulunmaktadır. Bu okullardan bir tanesi Eskiköy Merkez de diğerleri de mahallelerine serpişmiş vaziyettedir. Merkezde bulunan Eskiköy İlkokulu 1967 yılında yapılmış olup dört dershanelidir. Diğer okullar 1971 yılında yapılan Eskiköy Kuytak İlkokulu, 1976 yılında yapılan Eskiköy Hasanali İlkokulu, 1978 yılında yapılan Eskiköy Dere Mahalle İlkokulu ve 1986 yılında yapılan Eskiköy Kirazgüneyi İlkokuludur. Beldede eğitim öğretim hizmetleri bu okullar kanalıyla yürütülmektedir. Beldenin eğitim öğretim açısından en önemli meselesi ilkokul sonu eğitim veren bir okulun bulunmayışıdır.

1982 yılından itibaren başlatılan okuma-yazma kampanyaları neticesinde bir hayli düşük olan okuma yazma oranı %98'lere ulaşmıştır. Halk Eğitimi Merkezi Müdürlüğü tarafından zaman zaman açılan kurslar sonucunda halkın bilgi beceri ve görgüleri artırılmaktadır.

İlkokuldan sonra okula devam etme oranı oldukça düşüktür. Bunun en önemli sebebi Eskiköy'de orta dereceli bir okulun bulunmaması ve ekonomik sıkıntılardır. İlkokul sonu eğitimini sürdürenler daha çok İl merkezi ile Fatsa ilçesinde öğrenimlerini sürdürmektedirler.

DİREKLİ BELDESİ




BELDENİN KISA TARİHİ

Eski adı Tazvara olup 1960 yılında Direkli Köyü adını almıştır. Köyün adı Osmanlı Tahrir defterleri kayıtlarında Tazvara-Tazıvar olarak geçmektedir. Önceleri Habsamana (Gölköy) Nahiyesine bağlı olan köyün 1455'te 5 hane, 1613'te ise 18 hane olduğu defter kayıtlarından anlaşılmaktadır. Direkli Beldesi 1987 yılında Gürgentepe İlçesine bağlanarak bugünkü konumunu almıştır.

BELDEDE BUGÜNE KADAR GÖREV YAPAN BELEDİYE BAŞKANLARI
1. Emine AYDIN
(1999-2004)
2. Mustafa AYDIN
(2004-2008)
3. Arslan KILIÇ
(2008-....)

İLÇE MERKEZİNE UZAKLIĞI

Direkli Beldesi ilçenin güneydoğusundadır. En uzak mevkisinin ilçe merkezine uzaklığı 14 km'dir. Köyün doğusunda Muratçık Köyü, kuzeyinde Okçabel Köyü, batısında Tepeköy Köyü, güneyinde ise Kabataş ilçe sınırı vardır. Kabataş'la olan ilçe sınırını Bolaman çayı oluşturur.

YOL VE ULAŞIM DURUMU

Köyün ulaşım imkânları yetersizdir. İlçe merkezine ulaşım iki ayrı yoldan sağlanabilmektedir. İlçe mer kezinden başlayıp Akmescit Mahallesi içinden geçerek Gölköy deresi boyunca giderek köye ulaşan yol kış aylarında heyelan nedeniyle zaman zaman kapalı kalmaktadır. Yol çakıllanmasına rağmen çevre düzenlemesi yeterli ölçüde yapılmadığından gereği kadar yararlanılamamaktadır. Köye ulaşımın sağlandığı ikinci yol ise Okçabel köyünden geçen yoldur.

Anayolların istikametlerindeki mahallelerine ulaşım sağlanabilmesine rağmen beldede halen hiç ulaşım yapılamayan mahalleler vardır. Bunun yanında sadece traktörlerle ulaşımın sağlandığı mahalleler de vardır. Belde merkezi ile Dokuzdere mahallelerini birbirine bağlayan yol tam kapasiteyle ulaşıma açıldığında köyün ulaşım prob­ lemi büyük ölçüde halledilmiş olacaktır.

NÜFUSU

2000 Yılı Genel Nüfus sayımına göre nüfusu 2594 kişidir.

Beldenin altı tane mahallesi vardır. Bunlar ilk kuruluş yeri Tazvara mahallesi, Taşarası mahallesi, Dokuzdere mahallesi, Kelleryanı mahallesi, Cami yanı mahallesi ve Direkli Okçabel mahalleleridir. Nüfus daha çok bu mahallelerde yoğunlaşmıştır.

Direkli beldesinde diğer beldelerin aksine göç olayı pek yaşanmamaktadır. Bunun sebebi topraklarının çok verimli olması ve tarımın yanında arıcılığında yaygın olarak yapılmasıdır.

BELDENİN GEÇİM KAYNAKLARI

Belde halkının en önemli geçim kaynağı tarımdır. Tarım ürünlerinden en fazla yetiştirilen fındık bölge için hayati önem arzetmektedir. Topraklarının çok verimli olması köyde bol ve kaliteli fındık üretilmesine vesile olmaktadır.

Fındıktan başka mısır, patates, fasulye, domates, salatalık, patlıcan, biber gibi ürünler yetiştirilmektedir. Ancak bu ürünler ekilebilecek arazilerin azlığı nedeniyle az miktarda üretilmektedir. Bu ürünler gelir getirecek kadar bol yetiştirilmemekte, ailelerin kendi ihtiyaçları için yetiştirilmektedir.

Beldede meyvecilik gelişmemiştir. Beldede bulunan meyve ağaçlarından bol miktarda armut, elma, kiraz, vişne, üzüm, şeftali gibi meyveler yetiştiği halde bilinçli bir şekilde meyvecilik yapılmamaktadır.

Beldenin fındıktan sonra en önemli geçim kaynağı arıcılıktır. Hemen hemen her hanede arıcılıkla ilgilenenler bulunmaktadır. Beldede geçimini arıcılıkla temin eden aileler de oldukça fazladır. Beldede bal üretim kapasitesine sahip 1010 adet arı kovanı vardır. Mevsim ve iklim durumuna göre yurdumuzun çeşitli yörelerine gitmek suretiyle gezginci arıcılık yapılmaktadır.

Belde halkının bir diğer önemli geçim kaynağı hayvancılıktır. İlçede kurulan Gürgentepe ve Çevre Köylerini Kalkındırma Kooperatifi Direkli beldesinde süt sığırcılığının gelişmesine yardımcı olmuştur. Beldede halen 524 adet sığır mevcuttur. Bunun büyük çoğunluğu süt sığırıdır. Üstün verim gücüne sahip süt sığırlarının yaygınlaştırılması ve hayvancılıkla uğraşan halkın bilinçlendirilmesi durumunda bu sektör beşdede daha da gelişecektir.

EĞİTİM VE ÖĞRETİM DURUMU

Direkli beldesinde eğitim ve öğretimin tarihçesi oldukça eskidir. Köye ilk defa okul 1957 yılında Direkli Köyü İlkokulu adıyla açılmıştır. 1975 yılında ise Direkli Ortaokulu hizmete girmiştir. 1991-1992 Öğretim yılında ilkokul ile ortaokul birleştirilerek Direkli İlköğretim Okulu adını almıştır. Direkli beldesinde İlköğretim okulunun dışında iki tane de ilkokul vardır. Bu okullar 1975 yılında yapılan 3 derslikli Direkli Taşarası İlkokulu ile 1987 yılında yapılan Direkli Okçabel İlkokuludur. Bu okulları bitirenler tahsil hayatlarını daha çok ilçe merkezi ile Fatsa ve Ordu'da sürdürmektedirler. İlkokulu bitirenlerin ortaokul veya liseye devam etme oranı oldukça yüksektir. Halk okuma yazmaya karşı duyarlıdır. Belde halkının okuma yazma oranı yüksektir.

Direkli beldesine hemen hemen her yıl Halk Eğitimi Merkezi Müdürlüğü'nce açılan kurslar sayesinde halkın bilgi, beceri ve görgüleri artırılmaya çalışılmaktadır. Açılan bu kurslara oldukça ilgi gösterilmektedir.

TİKENLİCE KÖYÜ



KÖYÜN KISA TARİHİ

Osmanlı belgelerinde Sevdeşlü (Ulubey) Nahiyesine bağlı bir köy olarak geçmekte olan Tikenlice aynı belgelerde Dikenlüce adıyla anılmaktadır. 1613 tarihli Tahrir defteri kayıtlarında 15 hane olduğu belirtilmektedir. Tikenlice köyü, Ulubey-Sarpdere-Gölköy yolu üzerinde bulunduğundan Türklerin Karadeniz bölgesine gelişinden önce de önemli bir yerleşim yeri olarak kullanılmıştır. Bugün köyün Mağara mahallesinde kayalara muntazam olarak oyulmuş 11 adet kaya anıt mezarı bulunmaktadır. Bu anıt mezarların bulunduğu kayanın üzerinin muhtemelen ticaret yoluna nazır bir kale olduğu sanılmaktadır. Tikenlice köyü 1987 yılında Gürgentepe'nin ilçe oluşuyla beraber Ulubey ilçesinden ayrılarak Gürgentepe'ye bağlanmıştır.

İLÇE MERKEZİNE UZAKLIĞI

Tikenlice köyü ilçenin güneydoğusundadır. Köyün kuzey ve kuzeybatısında Ohtamış Köyü, güneyinde Özlü ve Damarlı köyleri, doğusunda Yukarı ve Aşağı Kızılin, batısında ise Ağızlar Mahallesi vardır. Tikenlice Köyü ilçenin en uzak köyüdür. İlçe merkezine uzaklığı 20 Km'dir.

YOL VE ULAŞIM DURUMU

Tikenlice Köyünün ulaşım imkânları yetersizdir. Köy her ne kadar Gürgentepe'ye bağlı ise de her türlü alışveriş ile iş ilişkilerini Ulubey ilçesi ve Ordu ili ile yapmaktadır. Bunun sebebi ilçe merkezi ile arasındaki ulaşım zorluklarıdır. İlçe merkeziyle köy arasındaki yol kış aylarında zaman zaman 15-20 gün gibi uzun sayılabilecek süreler kadar kapalı kalabilmektedir. Böyle zamanlarda acil hastalar omuzlarda sallarla taşınarak sağlık kuruluşlarına yetiştirilmeye çalışılmaktadır.

Köyün yollan bakımsız ve dardır. Mahalleler arasında bile ulaşımda zorluklarla karşılaşılmaktadır. Yolların çakıllanmaması buna en büyük etkendir. Yolların çakıllanması halinde bu meseleler bir nebze olsun halledilmiş olacaktır.

NÜFUSU

310 haneye sahip olan köyün nüfusu 1990 Yılı Genel Nüfus sayımına göre 1715 kişidir. Tikenlice köyü ataerkil bir aile yapısına sahiptir. Bazı hane nüfuslarının 15 kişiyi bulması bunun en büyük göstergesidir. Nüfus artış hızı oldukça yüksektir. Köy dağınıktır ve engebeli bir arazi yapısına sahiptir. Köy beş mahalleden oluşmuştur. Bunlar Mağara Mahallesi, Kuzgunkaya Mahallesi, Aşağı Mahalle, Orta Mahalle ve kütük Mahallelerdir. Nüfusun büyük çoğunluğu bu mahallelerde yoğunlaşmıştır.

KÖYÜN GEÇİM KAYNAKLARI

Halkın tamamının geçim kaynağı tarıma dayanmaktadır. Tarım yapılabilen sahaların büyük bir kısmı bağ ve bahçe ürünü olan fındıkla kaplıdır. Ekilebilen diğer tarlalarda ise fasulye, mısır, patates ve lahana yetiştirilmektedir. Fındığın dışında üretilen ürünlerin hiç bir ekonomik değeri yoktur.

Hayvancılık pek gelişmemiştir. Bölgenin genel özelliği olan gizli hayvancılık burada da yapılmaktadır. Hemen hemen her ailede 1-3 adet büyükbaş hayvan beslenmektedir. Ancak bunlar da ailelerin süt, yoğurt, peynir, tereyağ gibi hayvansal gıda ihtiyaçlarını karşılamak için beslenmektedir.

Tikenlice Köyünde 1980'li yıllardan itibaren halıcılık alanında çalışmalar yapılmıştır. Devlet vatandaş işbirliği ile yapılan dokumacılık atelyesi gereken ilgi ve desteği görmeyerek kapanmıştır. Köyde dokumacılık olayı sadece kurs düzeyinde kalmış; asıl amaç olan halı tezgâhlarının evlere girmesi projesi gerçekleşmemiştir. Bu halı atelyesi 1992 yılında Milli Eğitim'e devredilerek okula dönüştürülmüştür.

EĞİTİM VE ÖĞRETİM DURUMU

Tikenlice köyüne okul ilk defa 1950 yılında yapılmıştır. Bu yüzden köyde okuma yazma bilenlerin oranı oldukça yüksektir. Halen köyde bir ilköğretim okulu, iki tane de ilkokul olmak üzere 3 tane okul bulunmaktadır. Bu okullar bina ve derslik sayısı bakımından ihtiyacı karşılamasına rağmen, özellikle öğretmen yetersizliği yüzünden verimli olamamaktadır. İlkokuldan sonra okula devam etme oranı düşüktür. Bunun en büyük sebebi olarak da ekonomik sıkıntılar gösterilmektedir.

TEPEKÖY KÖYÜ


KÖYÜN KISA TARİHİ

Osmanlı kayıtlarında Depeköy Tabiî Kurgu olarak geçmekte olan Tepeköy'ün 1455 tarihli Tahrir defterinde 4 hane, 1613'te ise 15 hane olduğu defter kayıtlarından anlaşılmaktadır. Daha önceleri Gölköy ilçesine bağlı bir köy olan Tepeköy Gürgentepe'nin ilçe olmasıyla 1987 yılında Gürgentepe'ye bağlı bir köy statüsüne kavuşmuştur.

İLÇE MERKEZİNE UZAKLIĞI

Tepeköy köyü ilçenin batı kesimindedir. Güneydoğusunda Direkli Köyü, doğu ve kuzeydoğusunda Okçabel Köyü, batısında Kabataş ilçe sınırı, kuzeyinde ise Işıktepe Beldesi vardır. İlçe merkezine uzaklığı 13 Km'dir. Köyün batısında bulunan Kabataş ilçesiyle sınırlarını Bolaman Çayı oluşturur.

YOL VE ULAŞIM DURUMU

Tepeköy Köyü ilçeye yakın köylerden birisi olmasına rağmen ulaşım meselesini tamamen halledememiştir. İlçeyi Kabataş ilçesine bağlayan yol köyün içinden geçmektedir. Bu yol her türlü küçük kara taşıtıyla ulaşım yapmaya müsaittir. Ancak köyün mahallelerine ulaşım sağlanırken yolların dar oluşu, bozukluğu, yağışlı günlerde bataklık oluşu gibi sebeplerden ötürü ulaşımda zorluklarla karşılaşılmaktadır. Kış aylarında ise köyün yollan zaman zaman 3-5 gün ulaşıma kapanmaktadır.


NÜFUSU

Tepeköy Köyü doğudan batıya doğru engebeli ve eğimli bir arazi yapısına sahiptir. Bu eğimli arazilerin aralarındaki küçük düzlükler köyün yerleşim alanlarını oluşturur. Çatalağaç, Gebecik, Güney Mahalle, Balakçıoğulları Mahallesi, Evliya yanı Mahallesi köyün belli başlı mahallelerini oluşturur.

1990 Yılı Genel Nüfus sayımına göre nüfusu 1296'dır.

KÖYÜN GEÇİM KAYNAKLARI

Köy halkının geçimi tarım ve arıcılığa dayanmaktadır. Tarıma elverişli arazilerin büyük bir kısmı fındık bahçeleriyle kaplıdır. Fındık bahçelerinin dışında kalan arazilerde ise mısır tarımı yapılmaktadır. Mısır tarlalarının içine fasulye, patates, kabak gibi tarla bitkileri ekilerek beraber yetiştirilir. Bu nedenle hiç birisinden istenilen düzeyde verim alınamaz. Zaten bu ürünler satmak amacıyla değil halkın kendi ihtiyaçları göz önüne alınarak yetiştirilmektedir.

Tepeköy Köyünün fındıktan sonra en önemli geçim kaynağı arıcılıktır. İlçe genelindeki bal üretme kapasitesine sahip arı kovanlarının yarısından fazlası bu köyde bulunmaktadır. İlçe Tarım Müdürlüğü verilerine göre köyde halen 26145 adet arı kovanı bulunmaktadır. Köy halkının arıcılıkla uğraşan büyük kesimi mevsim durumuna göre yurdumuzun değişik yörelerine gitmek suretiyle gezginci arıcılık yapmaktadırlar. Köyde arıcılık fındıktan sonra en önemli geçim kaynağı durumundadır.

Bir diğer geçim kaynağı da hayvancılıktır. Köyde halen 368 adet sığır, 130 adet koyun ve 555 adet kümes hayvanı bulunmaktadır. Hayvancılık ilkel usullerle yapıldığından istenilen düzeyde verim alınamamaktadır.

EĞİTİM VE ÖĞRETİM DURUMU

Tepeköy Köyünde halen üç tane ilkokul faal vaziyette bulunmaktadır. Bu okullar 1960 yılında yapılan iki derslikli Tepeköy İlkokulu, 1970 yılında yapılan bir derslikli Tepeköy Çatalağaç İlkokulu ve 1987 yılında yapılan iki derslikli Tepeköy Şükrü Görücü İlkokuludur. Tepeköy okuma yazma oranının yüksek olduğu köylerimizden birisidir. Halkın %98'i okuma yazma bilmektedir. Ancak ilkokulu bitirenlerin ortaokul lise ve yüksek okullara devam oranı düşüktür. İlkokuldan sonra okula devam edenler öğrenimlerini daha çok Gürgentepe ve Fatsa ilçeleri ile Ordu ilindeki okullarda sürdürmektedirler.

HASANCIK KÖYÜ


KÖYÜN KISA TARİHİ

Halk arasında Hasancık olarak söylenen "Hasancık Pınarı" köyü daha önce Fatsa İlçesi Çamaş Bucağına bağlı iken Gürgentepe'nin ilçe olması üzerine Gürgentepe'ye bağlanmıştır.

İLÇE MERKEZİNE UZAKLIĞI

Hasancık Köyü ilçenin kuzeyinde bulunmaktadır. Kuzeyinde Bahtiyarlar ve Alaseher köyleri, doğusunda Refahiye, Gülbelen ve Gültepe köyleri, güneyinde Akören Mahallesi, kuzeybatısında ise Çamaş İlçe sınırları vardır. Köye Ulubey İlçesine bağlı Refahiye köyü geçilerek ulaşılır. İlçe merkezi ile köy merkezi arasındaki uzaklık 7 Km kadardır.

YOL VE ULAŞIM DURUMU

Hasancık köyü ilçeye yakın köylerden biridir. İlçe Merkezinden Refahiye'ye kadar olan kısmı yaklaşık olarak 4 Km'si asfalttır. Bu yol aynı zamanda Ordu-Gürgentepe Karayoludur. Refahiye'den köy merkezine kadar olan 3 km'lik kısım ise stabilizedir. Yeni yeni çakıllanmıştır. Ancak bu yolun bazı kısımlarında özellikle yağışlı havalar ve kış aylarında ulaşımda zorluklar çıkmaktadır. Mahalle aralarındaki ulaşım imkânları kısıtlıdır. Yapılan yollar bakımsız ve düzensizdir.

NÜFUSU

Hasancık Köyü arazi yapısı bakımından engebeli, yerleşim düzeni bakımından dağınıktır. Köy altı tane mahalleden meydana gelmiştir. Bu mahalleler sırasıyla; Merkez mahallesi, Orta mahalle, Çayanoğlu mahallesi, Yeni mahalle, Tekkiraz mahallesi ve Kavakgüneyi mahalleleridir.

Sosyal bir yara olan göç olayı, Hasancık köyünde de yaşanmaktadır. Göç olayının ana sebebi geçim sıkıntısı ve ekonomik sıkıntılardır. Çocuklarını okutabilmek için büyük şehirlere göç eden aileler olsa da bunlar yekûn teşkil etmez.

Köy 125 haneden ibaret olup, 1990 Yılı Genel nüfus sayımına göre nüfusu 648'dir.

KÖYÜN GEÇİM KAYNAKLARI

Köyün geçim kaynaklarından en önemlisini tarım oluşturmaktadır. Tarım ürünlerinden en fazla fındık yetişir. Halkın tamamı geçiminin büyük kısmını fındıktan sağlar. Hava şartlarının uygun gittiği yıllarda bol miktarda fındık yetiştirilmektedir. Fındık bahçelerinin dışında kalan araziler ise mısır ve patates tarlalarıdır. Ancak üretilen mısır ve patatesin ticari değeri hiç yoktur. Tamamı köy sınırları içinde tüketilir. Mısırın sapları hayvan yemi olarak değerlendirilir.

Köyün diğer geçim kaynakları arıcılık ve hayvancılıktır. Eskiden ilkel usullerle yapılan arıcılık ve hayvancılık artık köyde bilinçli bir şekilde yapılmaya başlamıştır. Bu durum da arıcılık ve hayvancılığı olumlu yönde etkilemektedir. Arılar yazın Doğu ve Güneydoğu Anadolu bölgelerine, kışın ise daha çok Akdeniz ve Ege bölgelerine götürülmektedir. Hayvancılıktan daha çok süt sığırcılığı gelişmiştir.

EĞİTİM VE ÖĞRETİM DURUMU

Köyde dört tane ilkokul vardır. Eğitim öğretim bu okullarda yapılmaktadır. Köy halkının okuryazarlık oranı oldukça yüksektir. Halkın okumaya karşı ilgi ve alâkası yüksek düzeydedir. Köyde yirmi tane lise mezunu vardır. Bunlardan 10 tanesi çeşitli kamu kurum ve kuruluşlarında çalışmaktadır. Bunların dışında köyde iki tane de yüksekokul mezunu vardır.

Köye ilk defa okul Kavakgüneyi mahallesine 1967 yılında yapılmıştır. H.Şehit Şakir Demir İlkokulu 1970 yılında, Hasancık İlkokulu 1970 yılında, Hasancık Çayanoğlu İlkokulu ise 1982 yılında yapılmıştır. Buralardan mezun olan öğrenciler ilçe merkezinde öğrenimlerine devam ettikleri gibi, çevre il ve ilçelerde de okul hayatını devam ettirmektedirler.

GÜLTEPE KÖYÜ


KÖYÜN KISA TARİHİ

Ulubey ilçesi Ohtamış Köyü Kürt Ahmet Mahallesi iken 1994 yılında Gültepe adını alarak Gürgentepe ilçesine bağlanmıştır.

İLÇE MERKEZİNE UZAKLIĞI

Gültepe Köyü ilçenin kuzeyindedir. Köyün doğusunda Ohtamış Köyü, güneyinde Ağızlar Mahallesi, kuzeydoğusunda Gülbelen Köyü, batısında Akören Mahallesi, kuzeybatısında ise Hasancık Köyü vardır. Köyün ilçe merkezine uzaklığı 4 Km'dir.

YOL VE ULAŞIM

Gültepe Köyü ilçenin ulaşım imkânları yeterli köylerinden biridir. Köyün batısından geçen ORDU-SİVAS Karayolunun Köyün sapağına kadar olan 3 Km'lik kısmı asfalttır. 1 Km'lik kısmı ise stabilizedir. Bu yoldan ulaşım rahatlıkla sağlanabilmektedir. Karın çok yağdığı zamanlarda 1-3 gün kapalı kalsa da ulaşımda önemli aksamalar olmamaktadır.

NÜFUSU

Gültepe Köyü engebeli bir arazi yapısına sahiptir. Köyün yerleşim alanının dağınık olması sosyal hizmetlerin köye götürülmesi açısından çeşitli zorluklara yol açmaktadır. İlçenin bütün köylerinde olduğu gibi burada da gizli bir göç hareketi yaşanmaktadır. Göçün en büyük sebebi ekonomik sıkıntılardır. Nüfusun %10'luk bir kısmı çalışmak amacıyla büyük şehirlere göç etmiştir.

Köyde bulunan 60 hanede 1990 Genel Nüfus sayımı sonuçlarına göre 653 kişi yaşamaktadır.

KÖYÜN GEÇİM KAYNAKLARI

Halkın en önemli geçim kaynağı fındıktır. Fındıktan başka gelir getirici nitelikte bir ürün yetiştirilmemektedir. Fındık bahçelerinin dışında kalan ekilebilen araziler mısır tarlalarıyla kaplıdır. Buralarda mısırla beraber patates, fasulye, lahana, kabak gibi ürünler yetiştirilmektedir. Ancak bu ürünlerden hiçbiri ticari gaye ile yetiştirilmez. Daha çok köyün sınırları içinde tüketilir.

Hayvancılık ve arıcılık pek gelişmemiştir. Genel olarak her evde bir adet inek, birkaç tane kümes hayvanı beslenmesine rağmen bunlardan elde edilen ürünler pazarlanmaz.

EĞİTİM VE ÖĞRETİM DURUMU

Köyde bulunan 1 ilkokul köyün eğitim öğretim ihtiyacını karşılamaktadır. İlçeye yakın bir köy olduğu için ilkokul sonu okula kayıt yaptıranların oranı yüksektir. Eğitim ve öğretime halk tarafından gerekli önem verilmektedir. Köyde okuma yazma oranı bir hayli yüksektir. Ancak araç gereç yetersizliği ve öğretmen eksikliği kaliteyi düşürmektedir.

GÜLBELEN KÖYÜ


KÖYÜN KISA TARİHİ

Ulubey ilçesi Ohtamış Köyü Belen Mahallesi iken 1993 yılında Gülbelen Köyü adını alarak Gürgentepe'ye bağlanmıştır.

İLÇE MERKEZİNE UZAKLIĞI

Gülbelen köyü ilçenin kuzeydoğusundadır. Köyün batısında Hasancık Köyü, doğusunda Ulubey ilçesine bağlı Ohtamış köyü, güneyinde Gültepe köyü, kuzeyinde ise Refahiye köyü vardır. Köyün en uzak mevkisinin ilçe merkezine uzaklığı 8 Km'dir.

YOL VE ULAŞIM DURUMU

Gülbelen köyünün batısından ORDU-SİVAS karayolu geçer. Bu yoldan ayrılarak köyün merkezine giden yol ulaşıma pek elverişli değildir. Çakıllanıp döşenmediği için yağışlı havalarda ulaşımda aksamalara sebep olmaktadır.

NÜFUSU

Gülbelen köyü ilçenin diğer yerleşim yerleri gibi engebeli bir arazi yapısına sahiptir. Bu nedenle devlet hizmetlerinden gereği kadar yararlanamamıştır. Geçim sıkıntısı nedeniyle köyde hızlı bir göç olayı yaşanmaktadır. Göç daha çok sanayi bölgelerine yapılmaktadır.

Doksan hanenin bulunduğu Gülbelen köyünde 1990 yılında yapılan Genel Nüfus sayımı sonucuna göre 1182 kişinin yaşadığı tespit edilmiştir.

KÖYÜN GEÇİM KAYNAKLARI

Gülbelen köyü halkının en önemli geçim kaynağı fındıkçılıktır. Tarım yapmaya elverişli arazilerin büyük kısmı fındık bahçeleriyle kaplıdır. Uygun iklim şartlarının olduğu yıllarda bol ve kaliteli ürün alınabilmektedir.

Halkın bir diğer geçim kaynağı hayvancılıktır. İlçenin genel yapısı itibarıyla Gülbelen köyünde de toplu hayvancılık yapılmayıp daha çok aile hayvancılığının yapıldığı görülmektedir. Yörede çayır ve meraların azalması hayvancılığın son yıllarda eski önemini yitirmesine sebep olmuştur.

Tarım ürünlerinden fındıktan sonra en fazla mısır yetiştirilir. Mısır tarlalarda patates, fasulye, lahana, kabak gibi ürünlerle aynı anda beraber üretilmektedir. Bu durumda tarımda olması gereken kaliteyi düşürmektedir. Zaten fındıktan başka yetiştirilen hiç bir ürünün pazarlaması yapılmaz.

EĞİTİM VE ÖĞRETİM DURUMU

Köyde halen eğitim ve öğretimin hizmetinde bulunan 2 derslikli bir ilkokul mevcuttur. Araç gereç ve öğretmen yetersizliği eğitim ve öğretimi aksatmaktadır. Köyde okuma yazma oranı yüksektir. Ancak ilkokulu bitirenlerin ilkokul sonu okullara devam oranı oldukça düşüktür.

BAHTİYARLAR KÖYÜ


KÖYÜN KISA TARİHİ

Osmanlılar döneminde Milar adıyla Çamaş Bucağına bağlı idi. Bahtiyarlar Köyüne ilk yerleşimin 1613'te gerçekleştiği ve bu tarihte 7 hane olduğu Tahrir kayıtlarından anlaşılmaktadır. Cumhuriyet dönemiyle birlikte Ordu ilinde adı ilk değiştirilen köydür. 1929 yılında Milas, 1955 yılında ise Bahtiyarlar adını almıştır.

İLÇE MERKEZİNE UZAKLIĞI

Bahtiyarlar köyü ilçenin kuzey kesimindedir. Köyün güneyinde Hasancık Köyü, doğusunda Alaseher Köyü, batısında Çamaş ilçesine bağlı Kemalpaşa Köyü, kuzeyinde ise Eskiköy Beldesi vardır. Bahtiyarlar Köyünün ilçe merkezine uzaklığı 12 Km'dir. Engebeli bir arazi yapısına sahiptir.

YOL VE ULAŞIM DURUMU

Bahtiyarlar köyü ulaşım imkânları bakımından şanssız köylerimizden birisidir. İlçe merkezinden Refahiye Köyüne kadar olan kısım asfalttır. Geriye kalan 8 Km'lik yol ise stabilizedir. Bu yol özellikle kış aylarında zaman zaman 5-10 gün ulaşıma kapanır. Yollan oldukça bakımsızdır. Şiddetli yağan yağışlar sonucunda yollarda oyuklar oluşmuştur. Bu durum aksaklıklara sebep olmaktadır. Her türlü olumsuzluklara rağmen hava şartlarının uygun olduğu zamanlarda köye ulaşım küçük kara taşıtlarıyla yapılabilmektedir.


NÜFUSU

Bahtiyarlar köyü de Gürgentepe'nin diğer köyleri gibi dağınık bir yerleşim düzenine sahiptir. Bu durum devlet hizmetlerinin köye gerektiği gibi ulaşmasını engeller. Köy yedi mahalleden meydana gelmiştir. Bu mahalleler; Tuzla, Karaçorak, Alçakgeriş, Kotakdüzü, Gözören, Kurt Mahallesi ile Orta Mahalledir.

Bahtiyarlar Köyü 365 haneden meydana gelmiştir. 1990 Genel Nüfus sayımına göre köyün nüfusu 1793 kişidir.

KÖYÜN GEÇİM KAYNAKLARI

Köy halkının geçim kaynağı daha çok tarıma dayanmaktadır. Tarım yapmaya elverişli arazilerin büyük kısmı fındık bahçeleriyle kaplıdır. Fındık bahçelerinin dışında kalan arazilerde mısır, fasulye, lahana, patates ve kabak gibi ürünler yetiştirilmektedir. Ancak bu ürünlerin hiç bir ticari özelliği yoktur. Fındık halkın başlıca geçim kaynağıdır.

Halkın bir diğer geçim kaynağı arıcılıktır. Arıcılık son yıllarda önemli bir aşama kaydetmiştir. Köyde halen 180 adet arı kovanı bulunmaktadır. Arıcılıkla uğraşan haneler mevsime ve iklim durumuna göre yurdun değişik yörelerine gitmek suretiyle gezginci arıcılık yapmaktadırlar. Arıcılık bölgede gerekli devlet desteği ve teşvikleri ile çok gelişebilecek ve çok daha önemli geçim kaynağı olacaktır.

Hayvancılık eski gücünü kaybetmeye başlamıştır. Otlak ve meraların azalması, devlet desteğinin yeterli düzeyde olmaması hayvancılığı olumsuz yönde etkilemektedir. Yine de her hanede en az 1 (Bir) adet büyükbaş hayvan vardır. Halen köyde 455 adet sığır-120 adet koyun ile 895 adet kümes hayvanı bulunmaktadır.

EĞİTİM VE ÖĞRETİM DURUMU

Bahtiyarlar köyünde eğitim ve öğretimin hizmetinde 3 tane ilkokul vardır. Nüfus ve hane sayılarının dağınık olması sebebiyle bu okullar ihtiyaca cevap verememektedirler. Köyde bulunan okullardan Bahtiyarlar İlkokulu 1960 yılında yapılmış olup iki dersliklidir. 1977 yılında yapılan B.Şehit Birol Çelik İlkokulu 4 derslikli, 1978 yılında yapılan Bahtiyarlar Tuzla İlkokulu da 1 dersliklidir.

Burada bulunan okullardan mezun olan öğrencilerin çok azı ortaokul veya liseye gitmektedir. İlçe merkezine uzak olması ve ekonomik faktörler bu oranı düşüren en büyük etkenlerdir.

ALASEHER KÖYÜ


KÖYÜN KISA TARİHİ

1989 yılında Bahtiyarlar Köyünden ayrılarak ayrı bir köy olarak Gürgentepe'ye bağlanmıştır. Köye ilk yerleşenlerin Fatsa ilçesine bağlı Aslancami köyünden geldikleri bilinmektedir. Yaklaşık olarak 300 yıl önce kurulduğu ve Bahtiyarlar köyüyle birlikte isimlendirildiği Osmanlı kayıtlarından anlaşılmaktadır.

İLÇE MERKEZİNE UZAKLIĞI

Alaseher Köyü ilçenin kuzey kesimindedir. Köyün batısında Bahtiyarlar Köyü, doğusunda Ulubey İlçesine bağlı Refahiye Köyü, kuzeyinde Eskiköy Beldesi, güneyinde ise Hasancık köyü vardır. Alaseher Köyünün ilçe merkezine uzaklığı 8 Km'dir.

YOL VE ULAŞIM DURUMU

Köyün ulaşım imkânları kısıtlıdır. İlçe merkeziyle köy arasındaki 8 Km'lik yolun, 4 Km'lik kısmı asfalttır. Kalan kısım ise stabilizedir. Yolun stabilize olan kısmı kış mevsiminde genellikle kapalı kalmaktadır. Yolları dar ve bakımsızdır. Uygun hava şartlarında ulaşım daha çok minibüslerle sağlanmaktadır.

NÜFUSU

Alaseher Köyü diğer köylerin aksine toplu bir köydür. Arazi yapısı engebeli olmasına rağmen yerleşim yeri düzlüktür. Alaseher köyü 130 haneden ibarettir. 1990 Yılı Nüfus sayımına göre köyün nüfusu 695 kişidir.

Tüm çevre köylerde olduğu gibi Alaseher Köyünde de hızlı bir göç olayı yaşanmaktadır. Bunun sebebi geçim sıkıntısı ve iş sahalarının olmamasıdır.

KÖYÜN GEÇİM KAYNAKLARI

Alaseher Köyünün ekonomisi tamamen tarıma dayanmaktadır. Üzerinde tarım yapılan arazilerin tamamı verimli arazilerdir. Yetiştirilen ürünlerin içinde en önemli yeri fındık tutar. Hava şartlarının uygun gittiği yıllarda bol ve kaliteli ürün alınabilmektedir. Bu yüzden fındık halkın en önemli geçim kaynağıdır.

Fındığın dışında en fazla yetiştirilen ürün mısırdır. Yörede mısır halkın temel besin kaynağı durumundadır. Taneleri öğütülerek unundan ekmek yapılır. Saplan ise hayvan yemi olarak değerlendirilir. Mısırla beraber patates, fasulye, lahana ve kabak gibi ürünlerde yetiştirilmesine rağmen bunların pazar payı hiç yoktur. Halk bunları kendi ihtiyaçlarında kullanır.

Hayvancılık bir diğer önemli geçim kaynağıdır. Hemen hemen her evde en az 2-3 adet büyükbaş hayvan beslenmektedir. Yapılan hayvancılık ilkel usullerle yapılmaktadır. İlçe Tarım Müdürlüğünün çalışmalın neticesinde bu konuda önemli mesafeler kaydedilmiştir.

Arıcılık Alaseher Köyünde hızla gelişen çok önemli bir geçim kaynağıdır. İlçenin diğer yörelerinde olduğu gibi burada da gezginci arıcılık yapılmaktadır. Köyde halen bal üretim kapasitesine sahip 1205 adet arı kovanı mevcuttur.

Geçim sıkıntıları nedeniyle Alaseher köyünde de hızlı bir göç olayı yaşanmaktadır. Göçler daha çok iş sahalarının olduğu İstanbul, İzmit ve Zonguldak gibi sanayi geçim kaynaklarının teşvik edilmesiyle göç olayı durdurulabilecektir.

EĞİTİM VE ÖĞRETİM DURUMU

Alaseher Köyünde eğitim hizmetleri 1963 yılında yapılan 2 derslikli Alaseher İlkokulundan karşılanmaktadır. İlkokul sonu okula devam etme oranı düşüktür. İlkokuldan sonra okula devam edenler öğrenimlerini genelde il merkezinde ve Fatsa ilçesinde sürdürmektedirler.

MURATÇIK MAHALLESİ


MAHALLENİN KISA TARİHİ

Eski adı Zeyli idi. 1455 tarihli Osmanlı Tahrir kayıtlan defterinde bu ad Zanlu, Zenglu, Zengilli gibi isimlerle geçmektedir. 1455'te Habsamana (Gölköy) Nahiyesine bağlı bir köy olan Muratçık Köyü 1987 yılında Gürgentepe ilçesine bağlı bir köy haline gelmiştir.

İLÇE MERKEZİNE UZAKLIĞI

Muratçık köyü ilçenin güneybatısında yer almaktadır. İlçe merkezine uzaklığı 13 Km'dir. Köyün doğusunda Akmescit Mahallesi, batısında ve güneyinde Direkli Köyü, kuzeyinde Okçabel Köyü ve Akyurt Mahallesi bulunur. Köyü ilçe merkezine bağlayan yol Akyurt ve Akmescit mahallelerinden geçmektedir.

YOL VE ULAŞIM DURUMU

Muratçık köyüne yol ilk defa 1970'li yıllarda yapılmıştır. İlk zamanlarda sadece traktörlerle yapılabilen ulaşım; daha sonra yeni yolların yapılması ile her türlü aracın rahatlıkla gidip gelebileceği bir şekle bürünmüştür. Muratçık köyüne üç ayrı yoldan ulaşmak mümkündür. Bu üç yoldan da ulaşım yapılabilmekte şartlara göre en uygun olanı tercih edilmektedir. Köy ulaşım imkânlarının elverişliliği bakımından şanslı köylerden birisidir. Kışın karın çok yağdığı zamanlarda ulaşımda zaman zaman aksamalar olsa da yolun kapalı kaldığı süre yılda 3-5 günü geçmez.

NÜFUSU

Muratçık köyü arazi ve yerleşim yeri bakımından dar; buna mukabil nüfus yoğunluğu fazla olan köylerden birisidir. Tipik bir karadeniz köyüdür. Köy sekiz mahalleden meydana gelmiştir. Nüfusun büyük çoğunluğu bu mahallelerde yaşamaktadır. Bu mahalleler sırasıyla Keçikıran Mahallesi, Yeni Mahalle, Aşağı Mahalle, Alataş Mahallesi, Yukarı Mahalle, Orta Mahalle, Kürtoğlu Mahallesi ve Kadıoğlu Mahalleleridir. 1990 Yılı Genel Nüfus sayımına göre köyün nüfusu 1182'dir.

MAHALLENİN GEÇİM KAYNAKLARI

Köy halkının geçimi daha çok tarıma dayanmaktadır. Tarıma elverişli arazilerin büyük bir kısmı fındık bahçeleriyle kaplıdır. Fındık bahçelerinin dışındaki arazilerde ise mısır tarımı yapılmaktadır. Fındık halkın en önemli geçim kaynağıdır. Hava şartları özellikle bahar aylarında iyi gittiği zamanlarda bol ve kaliteli ürün alınabilmektedir. Fındığın dışında üretilen mısır, fasulye, patates, kabak gibi ürünler gelir getirici bollukta ve nitelikte değildir. Bunların hiçbirinin pazar payı yoktur. Köyün sınırları içersinde tüketilir.

Halkın bir diğer geçim kaynağı halıcılıktır. Hemen hemen her evde halı tezgâhı vardır. Dokunan halılar Hereke tipi halılardır. Kısa zaman öncesine kadar Işıktepe Beldesinde kurulan kooperatif tarafından pazarlaması yapılan halıların pazarlanmasında kooperatifin kapanması nedeniyle sıkıntılar yaşanmaktadır.

Muratçık Köyü halkının bir başka önemli geçim kaynağı da hayvancılıktır. Ancak yapılan hayvancılık bilinçsiz bir şekilde yapılmakta istenilen seviyede verim alınamamaktadır. Bu hususta halk bilinçlendirildiği takdirde ekonomik yönden bölgenin refah düzeyi artacaktır.

EĞİTİM VE ÖĞRETİM DURUMU

Eğitim ve öğretim hizmetleri halen köyde bulunan tek ilkokuldan sağlanılmaktadır. 1968 yılında yaptırılan ilkokul üç derslikli olup 228 öğrenciye hizmet vermektedir. Okul gerek derslik sayısı bakımından, gerekse araç gereç yetersizliği ve öğretmen eksikliği bakımından ihtiyaca cevap verememektedir.

Bu okuldan mezun olan öğrencilerden ortaöğretime devam edenler öğrenimlerini daha çok ilçe merkezinde sürdürmektedirler. Ancak ortaöğretime devam oranı düşüktür.

OKÇABEL MAHALLESİ


MAHALLENİN KISA TARİHİ

Osmanlı belgelerinde Okçubey, Okçubel ve Hayriye adlarıyla anılmakta olan Okçabel Köyü, 1877-78 Osmanlı-Rus savaşından sonra Batum'dan göçen muhacirlerin buraya yerleşmesiyle kalabalıklaşmıştır. Daha önce Gölköy ilçesine bağlı olan Okçabel Köyü, Gürgentepe'nin ilçe olmasıyla 1987 yılında Gürgentepe'ye bağlanmıştır.

İLÇE MERKEZİNE UZAKLIĞI

Okçabel Köyü ilçenin batısındadır. Güneyinde Direkli Köyü, doğusunda Akyurt Mahallesi, batısında Tepeköy, kuzeyinde ise Işıktepe Beldesi vardır. Köyün İlçe merkezine uzaklığı 10 Km'dir. Genel olarak diğer köylerin aksine düzlük bir arazi yapısına sahiptir.

YOL VE ULAŞIM DURUMU

Okçabel Köyü ulaşım hizmetleri bakımından ilçenin en şanslı köylerinden birisidir. İlçe merkeziyle köy arasındaki yolun 5 Km'lik kısmını Gürgentepe-Fatsa yolu oluşturur. Bu kısım asfaltla kaplıdır. Geri kalan 5 Km'lik kısım ise stabilizedir. Bu ara Köy Hizmetleri Müdürlüğü tarafından çakıllanmış olup, her türlü aracın rahatlıkla seyir yapmasına müsaittir. Karın çok yağdığı zamanlarda ulaşımda zaman zaman aksamalar olsa da bu durum yılda 3-5 günü geçmez.

NÜFUSU

Okçabel Köyü diğer köylerin aksine daha topluca bir köydür. Köy nüfusunun büyük çoğunluğu Börtlübel, Tepeağıl, Kıran, Değirmenyanı, Çayisiyin deresi ve Yapraklık mahallelerinde toplanmıştır. Nüfusun yaklaşık olarak %10'luk bir kısmı köyde bulunmamaktadır. Bunlar daha çok çalışmak için büyük şehirlere gidenler ile ilçe merkezine yerleşenlerdir.

Köyde bulunan toplam 210 hanede 1990 Yılı Genel Nüfus sayımına göre 617 kişi yaşamaktadır.

MAHALLENİN GEÇİM KAYNAKLARI

Tarım arazileri bakımından Okçabel köyü yüksek bir yerleşim yerine kurulduğu için verimsiz topraklara sahiptir. Köyün en önemli geçim kaynağı fındıkçılıktır. Hava şartlarının iyi gitmesi durumunda köyün alçak kesimlerinde iyi sayılabilecek oranda fındık üretilmektedir. Ancak son yıllardaki düşük verim nedeniyle fındık geçim sıralamasındaki yerini yavaş yavaş kaybetmeye başlamıştır. Okçabel Köyünde çayır ve meraların bol olması hayvancılığın gelişmesine sebep teşkil etmiştir. Hayvancılıktan özellikle süt sığırcılığı gelişmektedir. Bunun yanında arıcılık Okçabel köyünde oldukça yaygın olarak yapılmaktadır. Fındıkçılık ve hayvancılıkla birlikte köyün en önemli geçim kaynaklarını oluşturur. Arıcılık ve hayvancılığın ileri ki yıllarda daha da yaygınlaşacağı ve gelişeceği muhakkaktır. Bu konuda yeterli alt yapıya köy sahiptir.

Tarım ürünlerinden fındığın dışında en fazla yetiştirilen ürün mısır ve patatestir. Bu ürünlerin hiç pazar payı yoktur. Hemen hemen tamamına yakını köyün sınırları içersinde tüketilmektedir.

Gürgentepe'nin bütün köylerinde olduğu gibi Okçabel Köyünde de yılın belli zamanında gurbete giderek çalışma geleneği vardır. Belli aralıklarla gidilip kazanılan bu paralar aile bütçesine katkı sağlamaktadır.

EĞİTİM VE ÖĞRETİM DURUMU

Köyde eğitim ve öğretim hizmeti veren iki tane ilkokul vardır. Bunlardan Okçabel İlkokulu 1965 yılında yapılmış olup iki dersliklidir. Diğer okul ise 1987 yılında yapılan Okçabel Kıran İlkokuludur. İlkokulu bitirenler çoğunlukla ilçedeki ortaokul ve liseye gitmektedirler. Köyde okuma yazma oranı oldukça yüksektir. Okumaya gerekli önem ve değer verilmektedir.

DÖŞEK MAHALLESİ


MAHALLENİN KISA TARİHİ

Osmanlılar zamanında adı Döşek Köyü olarak geçmekte olup, o dönemlerde de oldukça kalabalık olduğu Tahrir defterleri kayıtlarından anlaşılmaktadır. 1455 tarihli Tahrir defterine göre 23 hane, 1485'te 15 hane, 1520'de 28 hane, 1547'de 50 hane ve 1613'te 72 hanedir. Bu dönemde yaşayan nüfusun tamamı müslümandır. Osmanlı döneminde Hapsaman (Gölköy)'e bağlı büyükçe bir köydür. 1976 yılında Gürgentepe beldesine mahalle statüsünde bağlanmıştır.

İLÇE MERKEZİNE UZAKLIĞI

Döşek Mahallesi ilçe merkezinin güneyine düşer. Mahallenin sınırları ilçe merkezinden başlar. En uzak mevkisinin ilçe merkezine uzaklığı 7 Km'dir. Mahallenin batısında Akmescit Mahallesi, kuzeydoğusunda Ağızlar Mahallesi, doğu ve güneydoğusunda Akçalı Köyü, kuzeyinde ise ilçe merkezi bulunmaktadır.

YOL VE ULAŞIM DURUMU

Mahallenin her mevkisine ulaşım kolayca yapılabilmektedir. Ulaşım hizmetleri daha çok minibüslerle yapılmaktadır. Mahallenin kuzeydoğusundan ORDU - SİVAS Karayolu geçmektedir. Kış aylarında ara sokaklarına ulaşımda zorluklar çekilse bile genel olarak ulaşım rahatlıkla yapılabilmektedir. Yolları belediye imkanlarıyla düzgün olarak yapılmış ve çakıllanmıştır.

NÜFUSU

Döşek Mahallesi toplu olarak kurulan küçük mahallelerin birleşmesinden meydana gelmiştir. Nüfus daha çok Bezirgan, Öteyüz, Camii yanı, Karşıköy ve Çırgıllı mevkilerinde toplanmıştır. Nüfus artış hızı oldukça yüksektir. Mahalle 302 haneden ibarettir.

1990 Yılı Genel Nüfus sayımına göre nüfusu 2968 kişidir. İlçe genelinde nüfus yoğunluğunun en fazla olduğu mahalledir.

MAHALLENİN GEÇİM KAYNAKLARI

Mahalle halkının en önemli geçim kaynağı tarımdır. Halkı çok çalışkandır. Yaklaşık olarak her haneden en az bir kişi Karayollarından ya emeklidir ya da fiilen çalışmaktadır. Tarım ürünlerinden en fazla bağ bahçe ürünü olarak fındık yetiştirilir. Fındığın dışında yetiştirilen mısır, patates, fasulye gibi ürünler pazarlamak amacıyla değil tüketime yönelik olarak yetiştirilir.

Tarımın dışında en önemli geçim kaynağı hayvancılıktır. Ancak yapılan hayvancılık bilinçsizce ve ilkel usullerle yapılmaktadır. Hayvancılık daha çok süt sığırcılığına yönelik yapılmaktadır. Ekonomik özellikler bakımından hayvan beslemede karşılaşılan güçlükler, pazarlamadaki problemler gibi sebepler yüzünden hayvancılık mahallede eski önemini kaybetmiştir.

EĞİTİM VE ÖĞRETİM DURUMU

Mahallede halen 2 tane ilkokul mevcuttur. Bunlardan Döşek İlkokulu 1961 yılında yapılmış olup 2 dersliktir. Diğer okul ise 1978 yılında eğitim öğretime açılmış olan Döşek Yazlık İlkokulu olup adı daha sonra Şehit Ahmet Yaşar İlkokulu olarak değiştirilen okuldur. Bu iki ilkokulda halen 6 tane öğretmen görev yapmaktadır. Bu okullarda toplam 250 öğrenci öğrenim görmektedir. İlkokulu bitirenlerin ortaokul ve liseye devam oranı düşüktür.

AKYURT MAHALLESİ


MAHALLENİN KISA TARİHİ

Daha önceleri Akmescit köyünün bir mahallesi olan Akyurt, Gürgentepe Belediyesi'nin kurulmasıyla birlikte Akmescit'ten ayrılarak mahalle statüsüne kavuşmuştur. Bu mahalleye ilk yerleşenlerde Gümüşhane'nin Kürtün Nahiyesinden gelenlerdir.

İLÇE MERKEZİNE UZAKLIĞI

Akyurt Mahallesi ilçenin batı kesimindedir. Mahallenin ilçe merkezine en uzak yerinin uzaklığı 5 Km'dir. Mahallenin kuzeyinde Akören Mahallesi, güneyinde Muratçık Köyü, batısında Okçabel Köyü, doğusunda ise ilçe merkezi bulunmaktadır.

YOL VE ULAŞIM DURUMU

Son yıllara kadar ulaşım hizmetleri bakımından yetersiz bir mahalle olan Akyurt Mahallesi Muratçık Köyüne yapılan mahallenin içinden geçen yol sayesinde ulaşım meselesini hemen hemen halletmiş vaziyettedir. Mahallenin kuzeyinden geçen ORDU-SİVAS Karayolu aynı zamanda Akören Mahallesiyle olan sınırını oluşturur. Toplu yerleşim alanları olan Yazlık, Aralıcak, Araptamı ve Öldü mevkilerine ulaşımda özellikle kış aylarında zorluklarla karşılaşılmaktadır. Arazinin çok engebeli oluşu bunun en büyük sebebidir.

NÜFUSU

Akyurt Mahallesinde nüfus daha çok Yazlık, Öldü, Araptamı, Aralıcak ve Başalan gibi yerleşime müsait alanlarda yoğunlaşmıştır. Buralarda haneler genellikle toplu vaziyettedir. Mahallede hızlı bir nüfus artışı vardır. Hızlı nüfus artışına mukabil mahallede aynı zamanda gizli bir göç olayı yaşanmaktadır. İlçe genelinde yaşanan bu göç olayı ilçenin en büyük meselesi durumundadır.

1990 Yılı Genel Nüfus sayımına göre mahallenin nüfusu 4324 kişiden ibarettir. Mahalle bu sayı itibariyle ilçenin en kalabalık mahallesidir.

MAHALLENİN GEÇİM KAYNAKLARI

İlçenin bütün köy ve mahallelerinde olduğu gibi Akyurt Mahallesinde de geçim tarım ve hayvancılığa dayanmaktadır. Tarım ürünleri arasında fındık ilk sırayı almaktadır. Hava şartlarının iyi gitmesi durumunda bol ve kaliteli ürün alınabilmektedir. Mahallenin yüksek kısımları çayır ve otlaklarla kaplıdır. Buralarda daha çok hayvancılık yapılmaktadır. Ancak yapılan hayvancılık ilkel usullerle yapıldığından istenilen düzeyde verim alınamamaktadır.

Fındığın dışında tarım ürünlerinden en fazla mısır ve patates üretilir. Ancak üretilen mısır ve patates geçim kaynağı olabilecek kadar yetiştirilmez. Daha çok iç piyasada tüketilir. Mısırın taneleri öğütülerek ekmeklik un yapılır. Sapı ise hayvan yemi olarak değerlendirilir. Ekilebilir arazilerde mısır ve patatesin yanında fasulye, kabak ve lahana gibi sebzeler yetiştirilmektedir.

Mahallede arıcılık gelişmemiştir. Halkın çok azı tarafından önemi anlaşılmıştır. İlçe Tarım Müdürlüğü tarafından yapılan bilgilendirme çalışmalın neticesinde yeni yeni gelişmeye başlamıştır.

Ekonomik zorluklar sebebiyle Akyurt Mahallesinde hızlı bir göç olayı yaşanmaktadır. Göç daha çok sanayi bölgelerine yapılmaktadır.

EĞİTİM VE ÖĞRETİM DURUMU

Akyurt Mahallesinde 3 tane ilkokul vardır. Bunlar 1970 yılında yapılan A.Şehit Resul Sekmen İlkokulu, 1978 yılında yapılan Yeşiltepe İlkokulu ve 1987 yılında yapılan M.Necati Çetinkaya İlkokulu'dur. Geçmişte çok düşük olan okuma yazma oranı 1980'li yıllardan itibaren oldukça yükselmiştir. Okumanın önemi burada iyi bilinmesine rağmen ilkokul sonu okula devam etme oranı yüksek değildir. Buna sebep olarak da ekonomik sıkıntılar en önemli faktör olarak karşımıza çıkmaktadır. Akyurt Mahallesi'nin çok dağınık olması bazı kısımlarına yeni okullar yapılması ihtiyacını ortaya çıkarmıştır. Özellikle Yazlık ve Aralıcak mahallelerinin öğrencilerinin 3-4 Km. mesafedeki Gürgentepe İlkokulu'na yürüyerek giderek öğrenimlerini sürdürmeleri acı bir gerçektir.

AKÖREN MAHALLESİ


MAHALLENİN KISA TARİHİ

Daha önceleri Ağızlar Mahallesi ile birleşik olan Akören Mahallesi 1968 yılında ayrı bir mahalle olmuştur. Bu yerleşim yerinin kalabalıklaşması yenidir. Mahalle sakinleri Gümüşhane İli Kürtün Nahiyesi ile Giresun İli Dereli ilçesinden gelip buraya yerleşmişlerdir. Önceleri Gölköy'e bağlı bir köy olan Akören 1954 yılında Gürgentepe Belediyesine bağlı bir mahalle statüsüne kavuşmuştur.

İLÇE MERKEZİNE UZAKLIĞI

Akören Mahallesi ilçenin kuzey ve kuzeybatısındadır. Mahallenin sınırları ilçe merkezinden başlar. En uzak yerinin ilçe merkezine uzaklığı 9 Km'dir. Mahallenin doğusunda Gültepe Köyü ve Ağızlar Mahallesi, batısında Akyurt Mahallesi ve Işıktepe Beldesi, kuzeyinde Hasancık Köyü, güneyinde ise Gürgentepe ilçe merkezi vardır.

YOL VE ULAŞIM DURUMU

Mahallenin her mevkisine ulaşım kolaylıkla sağlanabilmektedir. Ulaşım hizmetlerinde daha çok minibüslerden faydalanılır. Bunun yanında traktörlerle de fındık ve gübre taşımacılığı yapılmaktadır. Mahallenin doğusundan Ordu-Sivas karayolu, güneyinden ise Gürgentepe-Fatsa karayolu geçmektedir. İlçe geneline çok kar yağması sebebiyle mahalle yolları zaman zaman kapalı kalsa da belediye kar araçlarının çalışmaları sonucu kısa zamanda ulaşıma açılmaktadır.

NÜFUSU

Nüfus bakımından ilçenin en kalabalık ikinci mahallesidir. 1990 yılı nüfus Sayımına göre nüfusu 3700'dür. Ancak bu nüfusun büyük bir kısmı İstanbul, İzmir, Zonguldak gibi şehirlere yerleşmiştir. Geçim sıkıntısı sebebiyle hızlı bir göç olayı yaşanmaktadır. Arazisi yüksek ve engebelidir. Bu sebeple dağınık bir yerleşim düzenine sahiptir. Sadece Karaören ve Ezeltere mahalleleri biraz toplucadır.

MAHALLENİN GEÇİM KAYNAKLARI :

Mahalle halkının en önemli geçim kaynağı tarımdır. Mahalle yüksek ve engebeli bir araziye sahip olduğundan toprakları verimli değildir. Bağ ve bahçe tarımı olarak fındıkçılık yapılır. Fındık bahçeleri daha çok alçak kesimlerde bulunmaktadır. Buralarda da ancak hava şartlarının uygun gittiği yıllarda iyi ürün alınır. Fındık bahçelerinin dışında kalan ekilebilen arazilerde mısır, patates, fasulye, kabak, bezelye, marul ve lahana gibi ürünler yetiştirilse de bunlar gelir getirici nitelikte değildir.

Tarımın dışında en önemli geçim kaynağı olarak hayvancılık göze çarpmaktadır. Hem besicilik hem de süt sığırcılığı yapılmaktadır. Ancak yapılan bu hayvancılık bilinçsizce ve ilkel usullerle yapıldığından verim düzeyi oldukça düşüktür.

Tarım ve hayvancılığın dışında mahalle halkından en az bir kişi çalışmak maksadıyla büyük şehirlere giderek aile bütçesine katkı sağlamaktadır.

EĞİTİM VE ÖĞRETİM DURUMU

Mahallenin iki tane ilkokulu vardır. Eğitim ve öğretim bu okullardan sağlanmaya çalışılır. Karaören mahallesinde bulunan A.Karaören İlkokulu 1967 yılında faaliyete geçmiş olup 2 dersliktir. Dağınık bir yerleşim alanına sahip olan Akören Mahallesine daha sonra 1979 yılında 2 derslikli A.Gölyanı İlkokulu açılarak Eğitim-Öğretimin hiz­metine sunulmuştur. Mahallede okuma yazma oranı yüksektir. Okuma yazma bilmeyenler daha çok 60 yaşın üzerindeki yaşlı kadınlardır.

Mahallede ilkokuldan sonra herhangi bir orta dereceli okula kayıt yaptırarak öğrenimini sürdürenler oldukça azdır. Bunun sebebi geçim sıkıntısı ve ekonomik sıkıntılardır.

AKMESCİT MAHALLESİ


MAHALLENİN KISA TARİHİ

Mahalle, bölgenin Osmanlı idaresine girdiği tarihlerde Akçakilise olarak anılıyordu. 1455 tarihli tahrir kayıtlarında köyün 10 hane, 1485'te 13 hane 1520'de 31, 1547'de 38 ve 1613'te 61 hane olduğu ve köyde gayrimüslimlerin yaşamadığı belirtilmektedir. Buradan da Akmescit Köyünün ara zisinin yerleşmeye müsait olduğu anlaşılmaktadır. Ordu- Sivas Karayolunun açılmasıyla meşhur olan Gürgentepe patatesinin büyük çoğunluğu bu köyde üretilmekteydi. Bugün ise patates tarlalarının yerini fındık bahçeleri almıştır.

İLÇE MERKEZİNE UZAKLIĞI

Akmescit Mahallesi ilçenin güneyindedir. İlçe merkeziyle bitişik vaziyettedir. Ma­hallenin en uzak yerinin ilçeye uzaklığı 8 Km'dir. Mahallenin üç tarafı ırmaklarla çevrilidir.

YOL VE ULAŞIM DURUMU

Ulaşım bakımından mahallenin içinden geçen ve Direkli köyüne bağlanan yol, her türlü kara taşıtıyla seyir yapmaya müsaittir. Mahallenin ara mevkilerine de ulaşım rahatlıkla yapılabilmektedir. Ancak ma­ hallenin ilçe merkeziyle ulaşımını sağlayan ana yol özellikle kış aylarında zaman zaman kapanmaktadır. Bu yola alternatif olarak yapımına başlanan ve hala bitirilemeyen dereyol tamamlandığında ulaşım problemi halledilmiş olacaktır, ulaşımın sağlanabilmesine rağmen yollar bakımsızdır. Zaman zaman yapılan çakıllamalar, şiddetli yağışlar sebebiyle yollarda meydana gelen oyuklar yüzünden uzun süreli sağlıklı ulaşımı engellemektedir.

NÜFUSU

Akmescit Mahallesi Kuzeyden güneye doğru engebeli ve eğimli bir araziye sahiptir. Zaman zaman rastlanılan düzlükler toplu yerleşim yeri olarak göze çarpar. Bunlar Kuşluvan, Hümmetli, İmamlar, Muratlı, Çolaklı, Kıranyol, Kırcaklar mevkileridir. İşte bu küçük mahalleler Akmescit Mahallesinin nüfusunun büyük çoğunluğunu teşkil eder. Bu Mahalleler haricinde toplu olanlar dışında dağınık durumda haneler bulunsa da bunlar çoğunluk teşkil etmez. Mahallenin 1990 yılı nüfus sayımına göre nüfusu 3029'dur. Nüfus artış, hızı diğer köy ve mahallelere göre daha azdır.

MAHALLENİN GEÇİM KAYNAKLARI

Akmescit Mahallesinin arazilerinin tamamına yakını tarım yapmaya elverişlidir. Mevcut arazinin tamamına yakını fındık alanlarıyla kaplıdır. Çok az olan küçük bahçelerde ise mısır, fasulye, patates tarımı yapılmaktadır. Bunun dışında azda olsa çayır ve otlaklar vardır. En önemli geçim kaynağı fındıkçılıktır. Bunun yanında hayvancılık (Süt sığırcılığı) son yıllarda geçim kaynakları sıralamasında ikinci sıraya yükselmiştir. Patates, mısır, fasulye gibi ürünler ticari amaçla değil kendi ihtiyaçlarını gidermek için yetiştirilir.

Arıcılık son yıllarda gelişmeye başlamıştır. Daha çok gezginci türü arıcılık yapılmaktadır. Arı kovanları daha çok kışın güney ve batı sa­hillerine, yazın ise Doğu ve Güneydoğu Anadolu bölgelilerine götürülmek suretiyle daha çok verim almaya çalışılmaktadır.

Bütün bunların dışında halkın büyük bir kısmı geçimini temin edebilmek için; başta İstanbul olmak üzere büyük şehirlere çalışmaya gitmektedir. Akmescit Mahallesinden yaklaşık 200 kişinin göç ederek İstanbul'a yerleştiği bilinmektedir.

EĞİTİM ÖĞRETİM DURUMU

Mahalle ilk defa okul 1949-1950 Eğitim öğretim yılında yapılarak Akmescit İlkokulu adıyla hizmete açılmıştır.

Zaman içerisinde bu okul ihtiyaca cevap vermemeye başlamış ve ikinci bir okul ihtiyacı hasıl olmuştur. Bu yüzden 1975 yılında Akmescit Haramyanı İlkokulu hizmete açılmıştır.

Akmescit Mahallesi çevre köy ve mahalleler arasında okuma yazma oranının en yüksek olduğu mahalledir. İlkokul sonu okula devam etme oranı oldukça yüksektir. Mahallede yaklaşık 50 tane öğretmen vardır. Eğitim seviyesinin yüksekliğine rağmen araç gereç yetersizliği ve öğretmen eksikliği gibi sebepler eğitim ve öğretimin verimini düşürmektedir.

AĞIZLAR MAHALLESİ


MAHALLENİN KISA TARİHİ

Daha önce Gölköy İlçesine bağlı bir köy iken Gürgentepe'nin belediye teşkilatı kurulmasıyla mahalle statüsüne kavuşmuştur. Mahalleye ilk yerleşenler Gümüşhane ilinin Kürtün Nahiyesinden gelmişlerdir. Önceleri Akören Mahallesine bağlı bir yer olan Ağızlar Mahallesi daha sonra ayrılarak ayrı bir mahalle olmuştur.

İLÇE MERKEZİNE UZAKLIĞI

Ağızlar Mahallesi ilçenin doğusunda yer almaktadır. İlçe merkezine uzaklığı 8 Km'dir. Mahallenin doğusunda Tikenlice köyü, güneydoğusunda Döşek mahallesi, kuzeyinde Gültepe köyü ve Ohtamış köyü, batısında ise Akören mahallesi bulunmaktadır.

YOL VE ULAŞIM DURUMU

Yol ve ulaşım durumu bakımından mahallenin imkânları kısıtlıdır. Mahallede tüm evlere ulaşım sağlanamamaktadır. Bunun sebebi mahallenin çok engebeli ve dağınık bir yerleşim alanına sahip olmasıdır. Ma­ hallenin batısından ORDU-SİVAS karayolu geçer. Bu yol genellikle yaz kış sürekli ulaşıma açıktır. Yolun kapalı olduğu gün sayısı yılda 3-5 günü geçmez. Ancak mahallenin İlçe merkeziyle bağlantısını sağlayan yol için bu durum geçerli değildir. Bu yol bakımsız ve kış aylarında genellikle kapalıdır. Bütün olumsuz şartlara rağmen her türlü küçük kara taşıtıyla ulaşım sağlanabilmektedir.

NÜFUSU

Ağızlar Mahallesinde hızlı bir nüfus artışı vardır. Bunun en önemli sebebi ailelerin erkek çocuk sahibi olma istekleridir. Ağızlar Mahallesinin nüfusu 1990 Genel Nüfus sayımına göre 3055 kişiden ibarettir. Mahallenin nüfusu daha çok Şıhman, Camiyanı, Kirazlık, Kırantam mevkilerinde yoğunlaşmıştır.

MAHALLENİN GEÇİM KAYNAKLARI

İlçe genelinde olduğu gibi Ağızlar Mahallesinde de geçim büyük oranda tarıma dayanmaktadır. Tarıma el verişli arazilerin büyük kısma fındık bahçeleriyle kaplıdır. Geri kalan alanlar ise mısır, patates, fasulye, kabak tarlaları ile çayır ve meralarla kaplıdır. Tarım tamamen ilkel usullerle yapılmaktadır. Tarla tarımının ilkel usullerle yapılmasının ana sebebi arazinin çok engebeli olmasıdır. Ana geçim kaynağı olan fındığın dışında üretilen patates, mısır, fasulye gibi ürünler daha çok iç piyasada tüketilir. Bu ürünlerin hemen hemen hiç pazar payı yoktur.

Ağızlar Mahallesinde bütün aileler tarafından tarım yapılmasına karşılık iklim şartlarının iyi gitmemesi gibi durumlar düşünülerek alternatif geçim kaynağı olarak hayvancılık son yıllarda önem kazanmaya başlamıştır. İlçede ku­rulan Gürgentepe ve Çevre Köylerini Kalkındırma Kooperatifi tarafından yapılan süt alımları hayvancılığın özellikle süt sığırcılığının gelişmesine yardımcı olmuştur. Ayrıca Gürgentepe kaymakamlığı Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Vakfı tarafından geliştirilen "Süt sığırcılığı" projesi de özellikle fakir ailelere uygun şartlarla verim kalitesi yüksek süt sağırı dağıtmak suretiyle hayvancılığı teşvik etmektedir.

Geçim zorlukları sebebiyle Ağızlar Mahallesi gizli göçün en fazla yaşandığı mahalle ve köylerden birisidir. Göç daha çok İstanbul, Karadeniz Ereğlisi ve Zonguldak gibi sanayi bölgelerine yapılmaktadır.

EĞİTİM VE ÖĞRETİM DURUMU

Mahalleye ilk defa okul 1949-1950 Eğitim-Öğretim yılında o zamanki adı Hanyanı şimdiki ilçe merkezinde küçük bir mescidin düzenlenerek tek dershaneli bir okul haline getirilmesiyle Ağızlar Köyü İlkokulu adıyla açılmıştır Bu okul daha sonra Gürgentepe Merkez İlkokulu adını almıştır. Mahallede bunun dışında 1969 yılında açılan Ağızla Kirazlık İlkokulu, 1973 yılında açılan Ağızlar Cami yanı ve Ağızlar Kırantam İlkokulları ile Ağızlar Şehit İlhan Ay­ demir İlkokulu eğitim öğretim hizmetlerini vermektedir.

Gürgentepe İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü

Gürgentepe İlçe Milli Eğitim Müdürlüğünün Web Sitesi ve diğer bilgiler:

Gürgentepe İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü İçin TIKLAYINIZ


Gürgentepe İlçe Mİlli Eğitim Müdürü: Yalçın YILMAZ
Telefon: 0 (452) 821 23 75

Şef: Kemal ARIKAN
Veri Hazırlama Kontrol İşletmeni: Hüseyin KAYA
Memur: Naciye KAYA
Memur: İrfan COŞKUN
Şoför: Murat KARAMEŞE
Hizmetli: Seyfettin YAZICI

Gürgentepe'nin Coğrafik Özellikleri

Gürgentepe İlçesi, 40-41 derece kuzey enlemleri (parelelleri) ile 36-38 derece doğu boylamları (merdiyen)arasında yer alır . İl merkezine uzaklığı 48 km,olup,yüzölçümü 213 kilometrekaredir.
Kilometrekare'ye 75 kişi düşer.Ordu-Sivas Karayolu güzergahında ve önemli bir geçit yerinde kurulmuştur.İle göre güneyde ve iç kesimde bulunur.Sarp ve dağlık bir arazi yapısına sahiptir.Doğudan Ulubey,batıdan Çatalpınar,kuzeyden Perşembe ve Fatsa,Güneyden Gölköy,Kuzeybatıdan Çamaş güneybatıdan Kabataş ilçeleriyle çevrili olan Gürgentepe, Canik dağları ile Giresun Dağları'nın kesişim noktası üzerindedir. İlçe merkezinin rakımı 1275 metredir. İlçe Karadeniz'e yakın olmasına karşılık, Karadeniz Dağları'nın sahilden itibaren birdenbire yükselmesi sebebiyle engebeli bir arazi yapısı hakimdir. Genelde arazinin bütün yönlerden ilçe'nin kurulu olduğu merkeze doğru yükseldiği dikkati çeker.Bu yönüyle Ordu ili'ne bağlı ilçeler arasında farklılık gösterir.

YERYÜZÜ ŞEKİLLERİ:
Gürgentepe İlçesi dağılık ve engebeli arazi yapısına sahiptir.Yükseklikleri 1300 metreye yaklaşan ilçe topraklarının büyük bir bölümü dik yamaçlardan meydana gelir.Kuzeyden itibaren başlayan yükseliş ilçe merkezinde doruk noktasına ulaşır.Engebeli arazi yapısına sahip ilçede çok sayıda dere ve akarsu bulunmaktadır.

İKLİM:
Karadeniz iklim özellikleri ilçede dört mevsim görülür.Yılın tamamında yağışı olur. Yazları ılıman ve yağışlı geçerken,kışları soğuk ve kar yağışlı geçer.Yılın belirli mevsimlerine has olmamak üzere sis görülür.Çoğu zaman günlük iklim özelliği bile farklılık gösterir.Yılın ilk karı ilçenin 900 m,rakım üzerindeki yerleşim birimlerine Ekim ayı sonlarında düşer.Kar yağışı Nisan ortalarına kadar devam eder.Karın yoğun olarak yağdığı aylar Aralık,Ocak, Şubat kısmen Mart ayının başlarıdır.Kış aylarında -5 ile -10 derece sıcaklığın olduğu
gözlenir.Karın fazla yağdığı zaman 100 cm'dir.

Not: İlçemizin coğrafik özellikleri ile ilgili bilgiler hazırlanırken Gürgentepe Kaymakamlığı tarafından hazırlanan"Tarihi-Kültürü-Coğrafi özellikleri ve tabiat güzellikleri ile Gürgentepe" adlı kitaptan
faydalanılmıştır..

Gürgentepe'nin Kültürel Yapısı

İNANIŞLAR
Bir kısım tabiat olayları,canlılarla ilgili bazı inanışlar vardır. Bunlar genellikle;
- Çeşitli meteoroloji olayları ve hava tahminleri genel tecrübeye dayanılarak yorumlanır.
- Baykuş ötmesi,köpek uluması çevrede bir cenaze olacağı düşüncesiyle uğursuzluk sayılır.
- Geceleri tırnak kesilmez.
- Sağ el kaşınırsa para gelir,sol el kaşınırsa para gider.
- Geceleri dudak hareketi ile ıslık çalınmaz,(Şeytana davet)
- Kulak çınlaması bir kişinin aynı anda başka bir yerde anıldığına işarettir.
- İki bayram arasında düğün,nişan,sünnet vs.yapılmaz.,

ASKER UĞURLAMA
İlçemiz'de askerlik çağına gelen gençler,askere gitmeden bir ay önce dost ve akrabalarını ziyaret
ederler. Gidecekleri günün sabahı hellaşmelerden sonra davul-zurna ile uğurlanır.

MAHALLİ DEYİMLER
-Karıncanın izinden deve yürütmek.
-Yumurtadan yün kırkmak.
-Dağa varıp dangırdama, dağında kulağı vardır.

ATASÖZLERİ VE HALK DEYİMLERİ
-Dağ dağa kavuşmaz,insan insana kavuşur.
-Halinden haberi yok, Hasan dağı'na oduna gider.
-Ekmek elden,su gölden,
-Korkarım Abrul beşinden, öküzü ayırırlar eşinden.
-Tırnağın varsa başını kaşı.
-Bir avuç unu var, güm güm düğünü var.
-Sen tilki isen,ben kuyruğuyum.
-Kapını iyi kilitle, komşunu hırsız tutma.
-Sütten ağzı yanan ,ayranı üfleyerek içer
-Her geleni hızır bil,her geceyi kadir bil,
-Altın eşik,ağaç eşiğe muhtaçtır.
-İnsanın yere bakanından, suyun yavaş akanından kork.
-Dinsizin hakkından imansız gelir.
-Dereyi görmeden paçayı sıvama.

GİYİM-KUŞAM
Günümüzde giyim- kuşam gelenekleşmiş özelliklerini yitirmiştir.Köy ve mahallelere gidildikçe eski
Türk motifi giysilere rastlanmaktadır.Yaşlı kadınlar atkı ve peştemal gibi giysiler giymektedirler.

SPOR
İlçemiz'de yapılan spor futboldur. Bunun yanında basketbol,voleybol sporlarıda yapılmaktadır.

YEMEKLER
Pancar çorbası,mısır çorbası,pancar (karalahana )sarması, pancar(karalahana) diblesi,
Sakarca mıhlamsı,Galdirik gavurması,Isırgan yağlaşı,Kirmit (mantar) kavurması,mısır yağlaşı,
Keşkek,su böreği,kuru börek,kabak tatlısı, un helvası,mısır ekmeği,sac ekmeği,golit,elma reçeli,erik reçeli, fasülye turşusu,pancar (karalahana)turşusu

HIDIRELLEZ
İlçemizde Hıdırellez şenlikleri geleneksel olarak yapılmaktadır.Hıdırellez Şenlikleri'nin başlangıç tarihi hakkında kesin bir bilgiye sahip değiliz. Hıdırellez günü,genelde birleşme ,kavuşma,toprak ve tabiatın canlanması,sevgi ve kardeşlik bağları'nın pekişmesi anlamlarına gelen gün olarak ilçemizde
Belediye'nin organizasiyonunda çoşkuyla üç gün çeşitli etkinliklerle kutlanmaktadır.

Kaynak: Gürgentepe Belediyesi

GÜRGENTEPE İLÇESİ'NİN TARİHİ

Gürgentepe, Ordu –Sivas karayolunun 48.km’si üzerinde bulunan 1275 rakımlı bir mevkinin adıdır.Gürgentepe uzun yıllar küçük bir yerleşim yeri olarak kalmıştır. Gürgentepe’nin tarihi gelişimi,Ordu-Gölköy-Mesudiye-Sivas karayolunun açılmasıyla yakından ilgilidir.
Bugünkü anayol,ticari kervanların Ordu-Sivas üzerinden iç Anadolu’ya daha rahat ulaşmasını sağlamak maksadıyla Osmanlı döneminde (Atlıyaya,Stabilize,Şose yolu) 1885’te hizmete açılmıştır. Ancak bu yol,ormanlık, dağılık ve engebeli bir arazi üzerinde yer aldığı ve kışları devamlı kar yağışlı geçtiği için asayişsizlik sebebiyle 2.Dünya savaşı sonuna kadar pek kullanılmamiştır.Bu yıllarda Ordu-Ulubey-Sarpdere-Çatalarmut-Gölköy güzergahının kullanılmasına devam edilmiştir.
Şehrin bugünkü bulunduğu yere hanlar yapılmış.Ordu-Sivas güzergahında kurulmuş bulunan bu hanlar,uzun yıllar konar-göçer ticaretçilerin dinlenme-konaklama ve alış-veriş merkezi olarak hizmet vermiştir.1940’lı ve 1950’li yıllarda küçük değişikliklerle yeniden yapılan yol,motorlu araçların karayolu taşımacılığına,açılmıştır.”Hanyanı” ismi ile kısa sürede gelişmeye başlayan bu küçük yerleşim birimi,civar köylerin ilgisiyle panayır ve pazaryeri özelliğini kazanmıştır. Bununla birlikte Cuma günleri tertiplenen güreşler ve bu güreşlere katılan kalabalıkların ilgisi,aynı zamanda bugünkü Hıdırellez geleneğinin daha canlı bir şekilde kutlanmasını yaygınlaştırmıştır.Bunu plansız ve imarsız yapılaşma faaliyetleriyle,devletin asayişini sağlamak için Karakol açması takip etmiştir.Bütün bu gelişmeler,buranın(Hanyanı)geleceğini olumlu yönde etkilemiştir. Han sahibi olan Ağızlar köyün’den Ali Çavuş ve Akmescit Köyü’nden Hamdi Yılmaz aileleriyle, Okçabel köy’nden Kadıoğulları,Tikenlice Köy’nden Somunoğulları ilk defa buraya yerleşerek bu konaklama ve Pazar yerinin şenlenmesini sağlamışlardır.Yerleşim yeri, Ağızlar ve Akmescit Köylerinin birleşmeleriyle 7 Ağustos 1955 tarihinde Gölköy İlçesi’ne bağlı bir Belediye teşkilatı kurulmasını müteakip Gürgentepe ismini almıştır.
4 Temmuz 1987 gün ve 3392 sayılı kanunla Gürgentepe Beldesi, İlçe olmuştur.Gürgentepe İlçesine Gölköy’den Işıktepe Kasabası,Okçabel,Muratçık,Direkli Köyleri;Fatsa’dan Eskiköy Kasabası, Hasancık, Bahtiyarlar Köyleri;Ulubey’den Tikenlice ve Ohtamış köyü’nün daha önce mahallesi olan Gülbelen ve Gültepe Köyleri bağlanmıştır.Şu anda İlçe Ağızlar,Akmescit,Akören,Akyurt,Döşek, Göller,Muratçık ve Okçabel Mahalleleri, Işıktepe ve Eskiköy Beldeleri;Alaseher,Bahtiyarlar,Tuzla,Gülbelen,Gültepe, Hasancık,Tepeköy köylerinden oluşmaktadır.
javascript:void(0)
TARİHİ MEKANLAR
1-Tikenlice köyü,Mağara Mahallesinde 11 adet muntazan işlenmiş anıt mezarlar mevcuttur.Şuanda köylüler tarafından depo olarak kullanılmaktadır.

2-Akmescit Mahallesinde, Akkilise denilen kilisenin temel kalıntıları ile Osmanlılar döneminden kalma medresenin taş bir duvarı mevcuttur.

3-Eskiköy Dere Mahallesinde dere kenerındaki taşlara oyulmuş,vaziyette duran ve niçin yapıldığı bilinmeyen oyuklar mevcuttur.
Kaynak: Gürgentepe belediyesi

Çatalağaç Fotoğrafları


Çatalağaç Mahallesi Fotoğrafları

Vefat



Gürgentepe'nin Işıktepe Beldesi Çatalağaç Mahallesi sakinlerinden Ali oğlu Mehmet Değerli 11.07.2009 Tarihinde hakkın rahmetine kavuştu.

Eş,dost ve akrabalarının katıldığı cenaze, 12.07.2009 tarihinde Çatalağaç Mahalle mezarlığına defnedildi.

Kendisine Cenab-ı Allah'tan rahmet yakınlarına sabr-ı cemil diliyoruz...